Kan İçinde Ne Vardır?
Kanımızın içinde dokularımıza oksijen taşıyan hücreler, iltihap hücreleri ve pıhtılaşma ile ilgili hücreler bulunmaktadır. Bu hücreler dışında, pıhtılaşma proteinleri olan fibrinojen, metabolik artıklar, öncül maddeler, yağlar, şeker, hormonlar, fonksiyonel proteinler, enzimler, mineraller, moleküller, vücudun korunma sistemleri, bağ dokuları ile ilgili birçok madde, tümör belirleyiciler ve vücut sıvımız gibi birçok madde kanımızda bulunmaktadır.
Önceden yapılmış standart testlerle bu maddelerin kandaki miktarları standart açlık sürelerine göre belirlenmiştir. Belirlenen bu miktarlar Normal Değerler olarak ifade edilir.
Kan Parametrelerindeki Değişim Hangi Nedenle Olur?
Vücudumuzun herhangi bir yerinde hücresel yıkım artmış, yani o doku hastalıklarla savaşmakta ise, bu hücrelerin içerikleri normalin üzerinde bir seviyede kana karışır. Bu şekilde, bu tip hücrelerin bulunduğu yerde ya da hücrelerin fonksiyonlarında bir problem olduğu anlaşılır.
Vücudumuzda normal olarak bulunmasi gereken bir madde azalmış ya da artmış olabilir. Bu, çok çeşitli sorunlar nedeniyle olabilir. Örneğin demir eksikliği tespit edilmesi bu mineralin alımında, emiliminde, taşınmasında olabilecek sorunları araştırmaya yön verirken, kanama ile kaybını da düşündürebilir. Bu konudaki örnekler çoğaltılabilir.
Vücudumuzda normal şartlarda bulunmaması gereken bir madde yüksek bulunabilir. Bu kanser veya iyi huylu da olsa tümör, sistemik, genetik kaynaklı hastalıklar ve benzeri durumlara işaret eder.
Kanımızdaki hücreler yine çeşitli nedenlerle artmış ya da azalmış olabilir. Kırmızı kan hücrelerinin (eritrositler) dağılım ve büyüklükleri, iltihap hücrelerinin (lökositler) tipleri, pıhtılaşma hücrelerinin (trombosit veya plateletler) dağılımları bize yine birçok kan hastalığı hakkında bilgi verir.
Hemogram, Tam Kan Sayımı:
Testin anlamı: Tam kandaki hücreleri saymak için kullanılan testtir. Genel olarak WBC (lökositler), RBC (eritrositler), PLT (trombositler)’in sayıları ve diğer hesaplamaları içerir. Anemi, enfeksiyonlar, lösemi ve bazı kanama bozuklukları için yararlı bir testtir. Genel olarak bir hemogram testinin parametreleri ve bunların anlamları aşağıda özetlenmiştir.
Gerekli örnek: Hemogram tayini için gerekli tam kanı lavanta kapaklı kan tüplerine (EDTA’lı) alın, 2.0 mL EDTA’lı tam kanı orijinal tüpünde gönderin.
Referans değerler:
Yukarıda her test için ayrı ayrı yazılan referans aralıklar sonuç raporunda ayrıntılı olarak sunulacaktır.
WBC (White Blood Cell, Beyaz Küre, Akyuvar) Lökosit (LEU) Sayısı:
Testin anlamı: Kandaki iltihap hücrelerinin sayımıdır. Enfeksiyon ve hastalıklara karşı vücudun birincil savunma hücreleridir. Vücudumuzun herhangi bir yerinde farkında olduğumuz ya da olmadığımız bir enfeksiyon (bakteri ya da virüs kaynaklı), alerjik ya da sistemik bir reaksiyon olup olmadığını, kısaca vücudumuzun romatizma, kanser, ateşli hastalıklar, otoimmun hastalıklar gibi bir hastalıkla savaşmakta olup olmadığının genel göstergesidir. Genel olarak bakteriyel enfeksiyonlarda arttıkları viral enfeksiyonlarda azaldıkları söylenebilir.
Kan düzeyinin arttığı durumlar: Lösemiler, lökemoid reaksiyon, enfeksiyon, akut hemoliz, akut hemorajileri takiben, splenektomi sonrası erken dönemde, polisitemia vera, egzersiz, menstruasyon, soğuğa maruz kalma, anestezi, doğum, paroksismal taşikardi, güneş ışığına maruz kalma, UV radyasyon, epilepsi, kusma, bulantı, elektrik şoku, kabakulak, su çiçeği, kronik enfeksiyonlar, lenfomalar, doku nekrozları, kemik iliğini tutan bazı tümörler, ilaç ya da metabolik intoksikasyon, hipersensitivite reaksiyonları.
Kan düzeyinin azaldığı durumlar: Tifo, paratifo, tularemi, bruselloz, influenza, kızamık, enfeksiyöz hepatitler, psittakoz, tifüs, kala azar, malarya, milier tüberküloz, septisemi, çok uzun süren bakteryel enfeksiyonların sonunda, pernisiyöz anemi, aplastik anemi, hipersplenizm, Gaucher’s hastalığı, Felty’s sendromu, Chediak-Higashi sendromu, paroksismal nocturnal hemoglobinüri, iyonize radyasyon nedeniyle, anaflaktik şok ve SLE neticesinde.
Not: 1-15 yaşlar arasında lökosit sayısı 20’li yaşlara oranla daha düşük saptanır. 30 yaşından sonra ise erkeklerde kadınlara oranla daha yüksek seviyelerde gözlenir.
Diferansiasyon: Lökositleri, yani beyaz küreleri tiplerine göre ayıran hemogram cihazları piyasada yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu cihazlar hem alt tiplerin sayısını, hem de yüzdelerini vererek anormal dağılımların tespitine ve periferik yayma hazırlanmasına olanak sunmaktadırlar. Genel olarak lökosit alt tipleri aşağıdaki gibidir:
Nötrofiller (GRAN, granülositler): Özellikle bakteriyel enfeksiyonlarla savaşta görevlidirler.
Lenfositler (LYMP): Özellikle viral enfeksiyonlarda bağışıklık için yararlı hücrelerdir.
Monositler (MID): Enfeksiyonlarla savaşta yararlıdırlar.
Eozinofiller (EO): Allerjik ve parazitik enfeksiyonlarda ve deri hastalıklarında artarlar.
Bazofiller (BASO): İltihabın kontrolünde etkilidirler.
Referans değerler:
Prematüre: 9.0-30.0 K/mm3
0-1 ay: 9.4-34.0 K/mm3
2-12 ay: 5.0-19.5 K/mm3
1-3 yaş: 6.0-17.5 K/mm3
4-5 yaş: 5.5-15.5 K/mm3
6-15 yaş: 4.5-15.5 K/mm3
RBC (Red Blood Cell, Kırmızı Küre, Alyuvar) Eritrosit (ERY) Sayısı:
Testin anlamı: Kandaki dokulara içerdiği demir yardımıyla akciğerden aldığı oksijeni taşıyan ve dokularda biriken karbondioksiti akciğere taşıyarak atılmasını sağlayan hücrelerin sayımıdır ve genelde anemilerin değerlendirilmesinde kullanılır.
Kan düzeyinin arttığı durumlar: Polisitemi, şiddetli egzersiz, hemokonsantrasyon, yüksek irtifada bulunmak.
Kan düzeyinin azaldığı durumlar: Anemiler, aplastik anemiye yol açan ilaç kullanımları, G6PDH eksikliği, immun mekanizma veya radyasyonla oluşan anemiler.
Not: Eritrosit sayısı saat 17 ile 07 arasında ve yemeklerden sonra düşük saptanır. Uzun süreli venöz staz, yani kan alımında uzun süreli turnike uygulaması yanlış yüksek sonuçlara neden olur.
Referans değerler:
Kord kanı: 3.9-5.5 milyon/µL
Prematüre: 3.9-5.5 milyon/µL
0-7 gün: 4.0-6.6 milyon/µL
7 gün-1 ay: 3.9-6.2 milyon/µL
2-3 ay: 3.0-5.4 milyon/µL
4-6 ay: 3.1-4.5 milyon/µL
7 ay-3 yaş: 3.7-5.3 milyon/µL
4-5 yaş: 3.9-5.3 milyon/µL
6-12 yaş: 4.0-5.2 milyon/µL
13-15 yaş:
Erkek: 4.5-5.3 milyon/µL
Kadın: 4.1-5.1 milyon/µL
>15 yaş:
Erkek: 4.5-5.9 milyon/µL
Kadın: 4.0-5.2 milyon/µL
Hemoglobin (Hb):
Testin anlamı: Kanda demir ve oksijeni bağlamakla görevli bir proteinin miktarıdır. Eritrositlerin dokulara oksijen taşımakla görevli kimyasal parçasıdır. Vücudun enerji yetersizliğinin en önemli ve ilk göstergesidir.
Kan düzeyinin arttığı durumlar: Polisitemi, şiddetli egzersiz, hemokonsantrasyon (dehidrasyon, yanıklar, şiddetli kusma, intestinal obstrüksiyon).
Kan düzeyinin azaldığı durumlar: Anemiler, aplastik anemiye yol açan ilaç kullanımları, G6PDH eksikliği, immun mekanizma veya radyasyonla oluşan anemiler.
Not: Hemoglobin düzeyi saat 17 ile 07 arasında ve yemeklerden sonra düşük saptanır. Uzun süreli venöz staz, yani kan alımında uzun süreli turnike uygulaması yanlış yüksek sonuçlara neden olur. 64-75 yaş arasındaki erkeklerde değerlerde düşme gözlenir.
Referans değerler:
Kord kanı: 13.5-20.0 g/dL
Prematüre: 13.5-20.0 g/dL
0-7 gün: 14.5-22.5 g/dL
7 gün-1 ay: 13.5-20.5 g/dL
b
2-3 ay: 10.0-14.5 g/dL
4-6 ay: 9.5-13.5 g/dL
7 ay-3 yaş: 10.5-13.5 g/dL
4-5 yaş: 11.5-13.5 g/dL
6-12 yaş: 11.5-15.5 g/dL
13-15 yaş: 13.0-16.0 g/dL
16-50 yaş: 13.5-17.5 g/dL
>50 yaş: 14.0-18.0 g/dL
Kadın:
2-3 ay: 10.0-14.0 g/dL
4-6 ay: 9.5-13.5 g/dL
7 ay-3 yaş: 10.5-13.5 g/dL
4-5 yaş: 11.5-13.5 g/dL
6-12 yaş: 11.5-15.5 g/dL
13-15 yaş: 12.0-16.0 g/dL
16-50 yaş: 12.0-16.0 g/dL
>50 yaş: 13.0-17.0 g/dL
Hematokrit (Htc):
Testin anlamı: Kan içindeki eritrosit hücrelerin toplam hacim fraksiyonudur (PCV=packed cell volume veya EVF=Eritrosit volum fraksiyon); yani kanın hücresel kısmının sıvı kısmına oranla yüzdesel ifadesidir. Genelde anemilerin değerlendirilmesinde kullanılır. Anemilerde (kansızlıkta) bu hücrelerin sayısı vücut tarafından çoğaltılmaya çalışılır ve bu nedenle bu fraksiyon normalden fazla görülür. Yani bu test kansızlığı belirlemeye yarar.
Kan düzeyinin arttığı durumlar: Polisitemi, şiddetli egzersiz, hemokonsantrasyon, yüksek irtifada bulunmak.
Kan düzeyinin azaldığı durumlar: Anemiler.
Not: Hematokrit düzeyi saat 17 ile 07 arasında ve yemeklerden sonra düşük saptanır. Uzun süreli venöz staz, yani kan alımında uzun süreli turnike uygulaması yanlış yüksek sonuçlara neden olur. 64-75 yaş arasındaki erkeklerde değerlerde düşme gözlenir. Sağlıklı hamile kadınlarda hamile olmayanlara oranla daha düşük bulunur.
Referans değerler:
Kord kanı: %42-60
Prematüre: %42-60
0-7 gün: %45-67
7 gün-1 ay: %42-63
2-3 ay: %31-55
4-6 ay: %29-41
7 ay-3 yaş: %33-39
4-5 yaş: %34-40
6-12 yaş: %35-45
13-15 yaş:
Erkek: %37-49
Kadın: %36-46
16-50 yaş:
Erkek: %40-53
Kadın: %36-46
>50 yaş:
Erkek: %41-53
Kadın: %36-46
MCH (Mean Corpuscular Hemoglobin) Ortalama Hücre Hemoglobini:
Testin anlamı: Her bir eritrositteki ortalama hemoglobin ağırlığıdır ve şu formülle hesaplanır: MCH(pg)=Hb(g/L)/litredeki_eritrosit_sayısı. Hb tam kan içindeki hemoglobin miktarını verirken MCH sadece eritrosit içindeki hemoglobinin miktarını verir. Düşük olması anemiyi (kansızlığı) gösterir.
Kan düzeyinin arttığı durumlar: Megaloblastik anemiler, nonmegaloblastik makrositoz, sigara içimi, alkol tüketimi, menapoz sonrası kadınlar, oral kontraseptif kullanımı, artmış yaş.
Kan düzeyinin azaldığı durumlar: Hipokrom mikrositer anemiler, demir eksikliği ve kronik hastalık anemisi, talassemi, bazı hemoglobinopatiler, bazen hipertiroidizm.
Referans değerler:
Kord kanı: 31-37 pg/hücre
0.5 ay: 30-37
1 ay: 29-36
2 ay: 27-34
4 ay: 25-32
6 ay: 24-30
9 ay-1 yaş: 25-30
1-2 yaş: 22-30
3-8 yaş: 25-31
9-14 yaş: 26-32
15-17 yaş:
Erkek: 27-32
Kadın: 26-34
18-44 yaş:
Erkek: 27-34
Kadın: 27-34
45-64 yaş:
Erkek: 27-35
Kadın: 27-34
65-74 yaş:
Erkek: 27-34
Kadın: 27-35
MCHC (Mean Corpuscular Hemoglobin Concentration) Ortalama Hücre Hemoglobin Konsantrasyonu:
Testin anlamı: MCH parametresinin eritrosit, yani alyuvar hacminden bağımsız olarak toplam eritrosit miktarına oranıdır. Eritrosit sayısından bağımsız olarak eritrositlerin hacmine göre hemoglobin miktarının ifadesidir. Şu formülle hesaplanır: MCHC(gHb/dL erit)=Hb(g/L)/Htc. Kansızlık varsa, nedeninin hemoglobin mi, yoksa eritrosit sayısına mı bağlı olduğu hakkında fikir verir.
Kan düzeyinin arttığı durumlar: Herediter sferositoz, diğer sferositik anemiler.
Kan düzeyinin azaldığı durumlar: Demir eksikliği anemisi, talassemi, bazı hemoglobinopatiler.
Referans değerler: Kord kanı: 30-36 gHb/dL eritrosit
0.5 ay: 28-35
1 ay: 28-36
2 ay: 28-35
4 ay: 29-37
6-12 ay: 32-37
1-2 yaş: 32-38
3-11 yaş: 32-37
12-14 yaş:
Erkek: 32-37
Kadın: 32-36
15-17 yaş:
Erkek: 32-36
Kadın: 32-36
18-44 yaş:
Erkek: 32-37
Kadın: 32-36
45-64 yaş:
Erkek: 32-36
Kadın: 31-36
65-74 yaş:
Erkek: 31-36
Kadın: 32-36
MCV (Mean Corpuscular Volume) Ortalama Hücre Hacmi:
Testin anlamı: Oksijen taşıyan hücrelerin (eritrositlerin) ortalama büyüklüğüdür ve şu förmülle hesaplanır: MCV(fL)=Htc/litredeki_eritrosit_sayısı. MCV düşükse eritrositler daha ufak, yüksekse daha genişlemişlerdir. Demir eksikliği anemisinde eritrositler küçülür; dolayısıyla MCV değeri düşük çıkar. B12 vitamini eksikliği anemisinde ise eritrositler büyümüştür; MCV yüksektir.
Kan düzeyinin arttığı durumlar: Megaloblastik anemiler, nonmegaloblastik makrositoz, sigara içimi, alkol tüketimi, menapoz sonrası kadınlar, oral kontraseptif kullanımı, artmış yaş.
Kan düzeyinin azaldığı durumlar: Hipokrom mikrositer anemiler, demir eksikliği ve kronik hastalık anemisi, talassemi, bazı hemoglobinopatiler, bazen hipertiroidizm.
Referans değerler:
Kord kanı: 98-118 fL
0.5 ay: 88-140
1 ay: 91-112
2 ay: 84-106
4 ay: 76-97
6 ay: 68-85
9 ay-1 yaş: 70-85
1-2 yaş: 70-84
3-5 yaş: 73-85
5-9 yaş: 75-87
9-12 yaş: 76-90
12-14 yaş:
Erkek: 77-94
Kadın: 73-95
15-17 yaş:
Erkek: 79-95
Kadın: 78-98
18-44 yaş:
Erkek: 80-99
Kadın: 81-100
45-64 yaş:
Erkek: 81-101
Kadın: 81-101
65-74 yaş:
Erkek: 81-103
Kadın: 81-102
RDW (Red Blood Cell Distribution Width) Eritrosit Dağılım Genişliği:
Testin anlamı: Kırmızı kan hücrelerinin diğer kan hücreleri arasındaki dağılımını gösterir. Kan hücrelerinin her birinin farklı boyutları vardır. Eritrositler 6-8 mikron çapındadır. Test edilen tüm eritrositlerin çaplarının değişkenliğini gösterir ve şu formülle hesaplanır: RDW,%=eritrosit_volümünün_standart_deviasyonu(fL)/MCV(fL)x100. Eğer anemi, yani kansızlık varsa ve bunun sebebi folik asit yetersizliği, B12 yetersizliği, demir yetersizliği veya başka benzeri nedenler ise bu hücrelerin çapı büyür ve bu değer yüksek çıkar.
Kan düzeyinin arttığı durumlar: Eritrosit hücre çapını değiştiren genellikle nutrisyonel anemiler; myelodisplastik, megaloblastik, myelofitizik, sideroblastik anemiler; homozigot talassemiler; bazı hemoglobinopatiler ve artmış retikülositoz.
Homojen eritrositlerle karakterli kronik hastalık anemisi, akut kan kaybı, aplastik anemi, talassemi trait, herediter sferosiroz, HbE hastalığı ve taşıyıcılığında normal aralıkta bulunur.
Kan düzeyinin azaldığı durumlar: Bilinen böyle bir tablo yoktur.
Referans değerler:
0-6 ay: 16.8±1.9
>6 ay: 13.2±1.6
PLT (Platelet) Trombosit Sayısı:
Testin anlamı: Bu hücreler kanın pıhtılaşma proteinlerini oluşturmaktadır ve kanamaya tıkaç oluşturarak pıhtılaşmaya ve kanamanın durmasına yardımcı olan hücrelerdir. Değişik pıhtılaşma ve kanama bozukluklarında kullanılır. Miktarı düşükse bu trombositopeni (bu hücrelerin hızla parçalanmakta ya da az yapılmakta olduğu) anlamına gelir. Her ikisi de kanamanın durmaması sorununu getirir. Miktarı yüksekse trombositoz anlamına gelir. Fazla üretimi (iyi yada kötü huylu kanser, kan hastalikları gibi durumlarda) gereksiz damar içi pıhtılaşmalara neden olur. Damar tıkanıklıkları ile sonuçlanabilir. Bazı araştırmacılar MPV (mean platelet volume), yani ortalama trombosit hacmi parametresini trombositoz ve trombositopeni tanısında oldukça yardımcı olarak belirtmektedirler.
Kan düzeyinin arttığı durumlar: Myeloproliferatif hastalıklar, esansiyel trombositemi, polisitemi vera, KML, myeloid metaplazili myelofibrozis, enflamatuar hastalıklar, anemiler, malign hastalıklar, operasyon sonrası, egzersiz sonrası ve trombositopeni iyileşmesinde.
Kan düzeyinin azaldığı durumlar: Herediter olarak: Wiscott-Aldrich sendromu, izole trombositopeni, May-Hegglin anomalisi, Hb Köln, Bernard-Soulier sendromu. Edinilmiş olarak: immun trombositopenik purpura, immunolojik hastalıklar, idiopatik aplastik anemi, myelofitizik proses, megaloblastik anemiler, şiddetli demir eksikliği anemisi, mikroanjiopatik hemolitik anemi, splenomegali, dalağın neoplastik hastalıkları, enfeksiyonlar, DIC, izoimmunizasyon, karaciğer hastalıkları, üremi, masif kan transfüzyonları, eklampsi.
Referans değerler:
0-3 yaş: 130-400 K/mm3
4-5 yaş: 180-510 K/mm3
6-12 yaş: 160-510 K/mm3
13-15 yaş: 170-405 K/mm3
>15 yaş: 130-400 K/mm3
MPV (Mean Platelet Volume):
Testin anlamı: Pıhtılaşma hücrelerinin tüm hücrelere oranıdır. Genç trombositler boyut olarak diğerlerinden büyük olduğundan, yüksekliği trombosit yapımının hızlandığını ve ortamda pıhtılaşma hücrelerinin yapım veya yıkımında sorun olduğunu belirten kan hastalıklarının göstergesidir. Düşüklüğü ise kemik iliğinde trombosit yapımı ile ilgili bir problem işaret eder. Trombosit sayısı diğer hücrelere göre azdır.
PCT (Platelet Crit):
Testin anlamı:Kanın platelet hücrelerinin diğer hücrelere yüzde olarak oranıdır. Tek başına değerlendirilemez. Tam kan içindeki diğer parametrelerle ile birlikte değerlendirildiğinde platelet fonksiyonları hakkında bilgi verir.
PDW (Platelet Distribution Width):
Testin anlamı:Kandaki diğer hücrelerin yoğunluk ve boyutlarına göre plateletlerin dağılımını gösterir. Bu parametre de pıhtılaşma bozuklukları ile hücre sayısı arasındaki bağlantının araştırılmasında diğer kan parametreleriyle birlikte değerlendirilir.
LYM (Lenfosit Sayımı):
Testin anlamı:Kandaki lökositlerin bir tipi olan lenfositlerin genel lökosit sayımına göre miktari o hastalığın hangi hücrelerle giderilmeye çalıştığının göstergesidir. Lenfositler sitotoksik, yani hücre öldürücü kimyasallar salgılayan hücre tipidir. Özellikle viral enfeksiyonlarda, lökemi ve lenfomalarda yüksek çıkar. Düşük olması ameliyat sonrası enfeksiyonları düşündürür. Melanom ve kolorektal kanserde kanser hücresini öldürmek için o bölgede birikirler.
MON (Monositler):
Testin anlamı:Kandaki lökositlerin tiplerinden biridir. Enfeksiyonlara ilk cevap veren hücrelerdir. Yüksek olmaları bir organ ya da bölgede bir enfeksiyonun başladığını ve ilk immun cevabın oluştuğunu gösterir. Daha sonra makrofajlara dönüşürler ve enfeksiyon nedenini ortadan kaldırırlar.
GRA (Granulositler):
Testin anlamı:Kandaki lokositlerin tiplerinden biridir. Bu hücrelerin çeşitli enfeksiyonlarla ve alerjiyle savaşan tipleri vardır. Üçe ayrılırlar. Nötrofiller organizmayı mikroorganizmaların istilasindan bir nevi onları yutarak (fagositoz) korur. Eozinofiller alerjik reaksiyonlarda ve bazı parazit enfeksiyonlarında artarlar; alerjik reaksiyonların da oluşmasına nedendirler. Bazofiller ise yine bazı bakteri ve parazitleri fagosite ederek (yutarak) kendi içlerinde yok ederler; aynı zamanda histamin denilen maddenin salınmasında da rol oynarlar.
Sedimantasyon:
Testin anlamı:Kanın hücre ve diğer maddelerle sıvı kısmı arasındaki yoğunluk farkını gösterir. Kanda herhangi bir hücre ya da herhangi bir molekül (şeker, yağlar, proteinler, savunma sistemleri, vb.) yükselirse, kanın yoğunluğu artar ve bu elemanların oranına göre kan elemanları hızla çöker. Bu çökme belli zamanda ne kadar yüksekse, normalin üzerinde bulunan bir ya da birkaç maddenin kanda hatalı olarak fazla bulunduğu anlaşılır ve bu maddeyi bulmak için daha detaylı araştırmalara başvurulur. Bir hastalığın ilk işaretidir (enfeksiyon, kanser, otoimmun hastalıklar, ateşli hastaliklar, vb.)